Nörobilim araştırmaları, sesli kitap dinlemekle kitap okumanın anlama düzeyinde benzer sonuçlar verdiğini gösteriyor. Ancak beynin kullandığı yollar farklı.
Kitap tutkunları arasında yıllardır süregelen bir tartışma var: Sesli kitap dinlemek, gerçekten kitap okumakla aynı şey mi? Kimileri dinlemeyi bir kolaycılık olarak görürken, kimileri ise modern yaşamın bir gerekliliği olarak savunuyor. Bilim dünyası ise bu tartışmaya son noktayı koyabilecek bulgularla karşımıza çıkıyor. Yapılan nörobilim çalışmaları, hangisi daha iyi? sorusundan çok, beynimizin bu iki eylem sırasında ne kadar farklı ve ne kadar benzer çalıştığını gözler önüne seriyor.
Anlama Düzeyi: Şaşırtıcı Benzerlik
Yapılan beyin görüntüleme (fMRI) deneyleri, en çok merak edilen sorulardan birine net bir yanıt veriyor: Anlama ve kavrama söz konusu olduğunda, dinlemek ve okumak arasında büyük bir fark bulunmuyor. Araştırmacılar, bir hikâye ister gözle okunarak ister kulakla dinlenerek alınsın, beynin dil işleme, anlam çıkarma ve empati kurmayla ilgili bölgelerinin (örneğin Wernicke alanı gibi) benzer şekillerde aktive olduğunu tespit etti.
Bir başka deyişle, bir romanın olay örgüsünü takip etme, karakterlerin duygularını anlama ve hikâyenin ana fikrini kavrama konusunda her iki yöntem de beynimiz için benzer derecede etkili.
Farklı Yollar, Farklı Beceriler: Beyin Nasıl Çalışıyor?
Benzerliğe rağmen, süreçteki temel farklar, beynin kullandığı bilişsel yollardan kaynaklanıyor.
• Okuma Sırasında: Beyin, önce göz aracılığıyla sembolleri (harfleri) tanır, bunları kelimelere dönüştürür ve ardından anlamı işler. Bu süreç, beynin görsel korteksini yoğun bir şekilde çalıştırır. Metin üzerinde ileri geri gitme, altını çizme veya bir bilginin sayfadaki yerini hatırlama gibi eylemler, bilginin daha derinlemesine işlenmesine ve ezberlenmesine yardımcı olabilir. Bu nedenle, teknik veya karmaşık bir metni öğrenmek için okumak daha avantajlı olabiliyor.
• Dinleme Sırasında: Bilgi, işitsel korteks aracılığıyla doğrudan beyne ulaşır. Bu daha pasif bir bilgi alma biçimi gibi görünse de insan beyninin binlerce yıllık sözlü hikâyeanlatıcılığı geleneğine daha yakındır. Bununla birlikte, iyi bir seslendirmenin yaptığı tonlamalar, vurgular ve duygusal geçişler, hikâyenin duygusal boyutunu ve atmosferini daha güçlü bir şekilde dinleyiciye aktarabilir.
Hangi Durumda Hangisi Daha Avantajlı?
Bilimsel veriler, seçimin kişisel hedeflere ve duruma göre yapılması gerektiğini gösteriyor:
• Karmaşık bir konuyu öğrenmek, ders çalışmak veya önemli verileri ezberlemek için kitap okumak daha etkili bir yöntem olarak öne çıkıyor.
• Araba kullanmak, spor yapmak gibi başka bir işle meşgulken, bir romanın keyfini çıkarmak veya genel kültür edinmek için sesli kitap dinlemek ideal bir çözüm sunuyor.
• Yabancı dil öğrenirken telaffuzu duymak veya disleksi gibi okuma güçlüğü yaşayan bireyler için sesli kitaplar vazgeçilmez bir araç haline geliyor.
Hangisi Daha Üstün?
Sonuç olarak, bilimsel veriler “biri diğerinden üstündür” demek yerine, her iki formatın da beynimizde benzer anlama merkezlerini harekete geçirdiğini ancak farklı bilişsel kasları çalıştırdığını gösteriyor. En doğru seçim, neyi, ne zaman ve hangi amaçla tükettiğimize bağlı olarak değişiyor.
Bizleri Facebook, Instagram ve Twitter hesaplarımız üzerinden takip edebilirsiniz. Diğer içeriklerimize göz atmak için ve Sesli Kitap dinlemek için tıklayın!